İstanbul’un tarihi semtlerinden birinde, sadece 10 metrekarelik bir alanda geçmişin izlerini taşıyan saatlerin tamir edildiği bir dükkan var. Bu dükkan, sadece mekan değil, aynı zamanda saat ustası Ferhat Bey’in yılların birikimini, tutkusunu ve sanatını sunduğu bir hazine. Ferhat Bey, Nesilden nesile aktarılan saat tamiri sanatını icra ederken, bölgedeki tarihe tanıklık eden saatlere de birer ömür biçiyor. Bu küçük mekanda yaşananlar, modern hayatın hızına kapılmadan, geçmişin değerine saygı duyan bir yaşam tarzını temsil ediyor.
Ferhat Bey, genç yaşlarından itibaren saatlere olan ilgisi nedeniyle bir saat ustası olmayı hayal etti. Cennetin bir köşesi olarak adlandırdığı dükkanında, yıllardır ustalıkla tamir ettiği saatlerle birlikte hikaye yazıyor. Dükkanının her köşesi, tamir edilen her saat, ona ait olan geçmişten izler taşıyor. Uzun yıllar boyunca edindiği deneyim sayesinde çeşitli mekanizmalar hakkında derin bir bilgi birikimine sahip. Her saat tamiri, onun için sadece bir iş değil, aynı zamanda geçmişle kurduğu bir bağ anlamına geliyor. İçerideki her tıkırtı, zamanın ne kadar kıymetli olduğunu hatırlatıyor.
Dükkanın vitrini, zamana meydan okumuş eski saatlerle dolup taşıyor. Antika saatler, geçmiş dönemlerin estetiğini ve mühendislik harikalarını yansıtıyor. Ferhat Bey, her bir saatin özelliklerini belirlemek ve ona yeniden hayat vermek için yoğun bir çaba harcıyor. Her bir saatin paralelinde bir hayat hikayesi saklı; bazıları hatıralarla dolu, bazıları ise koleksiyonerlerin gözdesi. Dükkanında, 19. yüzyıldan kalma pocket watch’lardan modern kronometrelere kadar birçok model bulmak mümkün. Ferhat Bey, her bir saat için özel bir bakım ve özen gösteriyor, böylece bunların geleceğe taşınmasını sağlıyor.
Modern teknolojinin tüm gücüne rağmen, Ferhat Bey’in dükkanına gelenler, onun geleneksel yöntemlerini tercih ediyor. Çünkü eski dünya saatçiliğinde yer alan santimlerin ve dişlilerin sırları, makinalarda hiçbir zaman tam anlamıyla yakalanamayacak bir duygusal bağ ile birleşiyor. Ferhat Bey, her saatin tamiri sırasında onları dinliyor, sorunlarını anlamaya çalışıyor. Onun için her saat, sadece bir nesne değil, aynı zamanda bir hikaye anlatıyor.
Ferhat Bey’in dükkanı, genç nesillerin geleneksel zanaat ile buluştuğu bir yer. Dükkanına sıkça uğrayan gençler, Ferhat Bey’in yanı sıra bu beceriyi öğrenmek istiyor. Onlara saat tamiri hakkında bilgi vermek, yaratıcılıklarını geliştirmelerine yardımcı olmak adına atölyeler düzenliyor. Böylece, bu eski sanatın yok olmaması için el birliğiyle çalışıyorlar.
Özetle, 10 metrekarelik bu dükkan, sadece bir saat tamir atölyesi değil; geçmişten gelen bir kültürün, sanatın ve geleneğin yaşatıldığı bir yer. Ferhat Bey’in hikayesi, bizlere zamanın değerini ve anı yaşamanın önemini bir kez daha hatırlatıyor. Dükkanın kapısından içeri adım atan herkes, sadece bir saat tamiri için değil, geçmişe, anılara ve hayatın akışına tanıklık etmek için buraya geliyor. Ferhat Bey’in emeği ve bilgeliği sayesinde, bu dükkan, geçmişle gelecek arasında köprü kuruyor ve zamanın ne kadar değerli olduğunu bizlere bir kez daha gösteriyor.