Manisa’da gerçekleşen trajik bir olay, toplumda derin bir yankı buldu. Evlilik birliğinin yerini aldığı söylenen huzurun sıradan bir günde kabusa dönüşmesi, bu olayı akıllara durgunluk veren ayrıntılarıyla ortaya koyuyor. Olay, Cuma akşamı saatlerinde Manisa’nın bir mahallesinde meydana geldi. İddialara göre, 8 yaşındaki kızının gözü önünde, koca dehşetiyle yaşamına son verilen kadın, evliliğin getirdiği korkunç bir sonla karşı karşıya kaldı.
Olay, 6 Ekim 2023 akşamı, Manisa'nın X mahallesindeki bir apartman dairesinde yaşandı. 35 yaşındaki adam, eşi ile çıkan tartışma esnasında, bıçakla saldırarak onu ağır yaraladı. Eşini öldüren koca, sonrasında onun yanında bulunan 8 yaşındaki kızına da zarar verdi. Olay sonrasında hemen ambulans ve polis ekipleri çağrıldı. Kısa sürede olay yerine ulaşan sağlık ekipleri, kadının hayatını kaybettiğini belirlerken, 8 yaşındaki kız çocuğu yaralı olarak hastaneye kaldırıldı. Kız çocuğunun durumunun stabil olduğu bildirildi.
Bu tür olayların önlenmesi için nötrofiye edilen toplumsal aksiyonlar ve aile içi şiddetle mücadele konusundaki hassasiyet, yeniden gündeme geldi. Olayın ardından yerel halk, durumu protesto etti ve aile içi şiddete duyarsız kalmamaları için yetkililere çağrıda bulundu. Bir toplumun sağlıklı bir şekilde ilerleyebilmesi için aile bağlarının bu şekilde zedelenmemesi gerektiği ortaya koyuldu.
Sosyal hizmet uzmanları ve kadın hakları savunucuları, bu olayın sadece bir istisna değil, aynı zamanda toplumda var olan daha büyük bir sorunun parçası olduğunu belirtiyorlar. Aile içi şiddet ve kadına yönelik şiddet konusunda yürütülen farkındalık çalışmaları, bu tip olayların önlenmesi için büyük önem taşıyor. Türkiye’de her yıl yüzlerce kadın, aile içi şiddet nedeniyle hayatını kaybetmekte. Kadına yönelik şiddetle mücadele konusundaki yasaların sıkı bir şekilde uygulanması, toplumda bu tür çirkin olayların yaşanmaması adına kritik bir önceliktir.
Olayla ilgili olarak, Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatılırken, koca gözaltına alındı. Eşinin ölümüne neden olan adamın daha önce şiddet uyguladığına dair bir kayıt olup olmadığı da araştırılacak. Yetkililer, bu tür olayların önüne geçmek için toplumsal bilinçlenmenin öneminin altını çizerken, aile içi şiddetin önlenmesi için daha fazla eğitim programlarına ihtiyaç duyulduğunu vurguluyor. Olay, toplumda travma yaratarak, birçok kişi için akıllarda silinmeyecek bir iz bıraktı. Bu trajedi karşısında, Manisa halkı ve diğer toplumsal gruplar, benzer olayların tekrarlanmaması için kararlı bir duruş sergileme çağrısında bulunuyorve bu konunun ciddiyetinin anlaşılmasının gerektiğini vurguluyor.
Aile içi şiddetle mücadelede toplumun her kesimine büyük görevler düşüyor. Yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşları, bu gibi trajedilere bir daha tanık olmamak için, önleyici tedbirler almakta ve destek programlarını geliştirmekte kararlı olmalıdır. Kadınların güvenliği ve haklarını korumak için hukuki alt yapıların güçlendirilmesi gerektiği de öncelikli talepler arasında yer almakta. Bu tür acı olayların önüne geçilebilmesi için, herkesin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi, aile içi iletişimi güçlendirmesi ve toplumun bu konuda duyarlı olması gerekiyor. Manisa'daki bu trajik olay, ne yazık ki birçok kadının yaşadığı zorlukların simgesi haline gelmekte. Umarız, gelecekte benzer olaylarla karşılaşmayız ve her birey, şiddete maruz kalmadan sağlıklı bir şekilde hayatını sürdürebilir.