Son yıllarda kuşaklar arası farklılıklar üzerine yapılan araştırmalar, Z ve Y kuşaklarının hayallerinin ve hedeflerinin birbiriyle nasıl örtüştüğünü ortaya koyuyor. Millennial (Y kuşağı) ve Z (dijital yerli) kuşağı, gelişen teknoloji, sosyal medya ve küresel olayların etkisiyle şekillenen bir yaşam tarzını benimsiyor. Ancak bu kuşakların en büyük hayalleri neler? Yeni yapılan bir araştırma, bu sorunun yanıtını arıyor.
Y kuşağı, 1980’lerin başından itibaren doğan bireyleri kapsıyor. Bu kuşak, kariyer odaklı bir yaşam sürmemekle birlikte, iş yaşamında tatmin arayışını simgeliyor. Yapılan araştırmalara göre, Y kuşağının en büyük hayali, kendi işini kurarak bağımsızlıklarını elde etmek. Girişimcilik, Y kuşağının en çok istediği şeylerden biri. Birçok genç, kendi işlerini kurma arzusu ile sosyal medya üzerinden faaliyet göstermeye başlamış durumda. Bunun yanı sıra, iş-yaşam dengesini sağlamak, kişisel gelişim ve yeni beceriler kazanmak da Y kuşağı için önemli hedefler arasında yer alıyor. Araştırmalar, Y kuşağının çalıştıkları işyerinde anlam ve amaç arayışında olduğunu gösteriyor. Bu kuşak, tatmin edici bir kariyer için önemli değerler arasında esneklik ve yenilikçiliği de ön planda tutuyor.
2000’li yıllardan sonra doğan Z kuşağı, teknoloji ile iç içe büyüyen bir nesil olarak dikkat çekiyor. Onlar için en büyük hayal, daha huzurlu bir dünya yaratmak. Çevre duyarlılığı ve sosyal adalet konularında oldukça bilinçli olan Z kuşağı, iklim değişikliği gibi küresel sorunlarla ilgili aktif bir şekilde mücadele etmeyi göze alıyor. Ayrıca, bu kuşağın bir diğer hayali de mental sağlık. Z kuşağı, zihinsel sağlığın önemini vurgulayarak, stresle başa çıkma yöntemleri arayışında. Bu nesil, sosyal ilişkilerde de samimiyeti ve derinliği ön plana çıkarıyor. Bunların yanı sıra, Z kuşağı, toplumsal cinsiyet eşitliği ve insan hakları konularında daha duyarlı bir tavır sergiliyor.
Söz konusu araştırma, hem Y hem de Z kuşağının kendi hayallerini gerçekleştirmek için mücadele ettiğini gösteriyor. Z ve Y kuşağının öncelikleri farklı görünse de, iki kuşak arasında ortak noktalar da var. Her iki nesil de global sorunlara duyarlılık sergiliyor ve dünyayı daha iyi bir yer haline getirmek için çaba gösteriyor. Kısacası, yapılacak daha çok iş var ve bu genç kuşaklar, kendileri ve dünya için olumlu değişiklikler yaratma tutkusunu taşıyor.
Sonuç olarak, Y kuşağı girişimcilik ve bağımsızlık arayışında; Z kuşağı ise huzur ve toplumsal adalet için mücadele ediyor. Her iki kuşak da hayallerini gerçekleştirmek için yöntemler geliştirmekle birlikte, yaşam tarzlarını dönüştürme arayışında boşa harcanacak bir zaman olmadığına inanıyor. İşte bu nedenle, Z ve Y kuşağının hayalleri ve hedefleri, gelecekteki toplumsal değişimin en önemli dinamiklerinden biri olacağa benziyor. Gelecekte bu iki kuşağın nasıl etkileşimde bulunacağı ve toplumsal hayalleri nasıl şekillendireceği ise merak konusu…